Hacamatla İlgili Hadisi Şerifler: Kütübü sitte, Buhari ve benzeri Hadis-i Şerif Kitaplarından derlenen Hacamat hakkındaki Hadis-i Şerifler!
İÇİNDEKİLER
Hacamatla İlgili Hadisi Şerifler:
- Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Mirac sırasında yanlarından geçtiğim her cemaat bana mutlaka “Ey Muhammed! Ümmetine hacamat olmalarını emret!” demiştir.”
- Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, boynunun iki tarafındaki damarları ile iki omuzun arasındaki damardan hacamat olurdu.”
- Ebu Keşbe el-Enmâri radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm başından ve iki omuzu arasından hacamat olur ve:“Kim bu kandan akıtırsa, herhangi bir hastalık için, bir başka ilaçla tedavi olmasa da zarar görmez!” buyururdu.”
- İbnu Abbas der ki: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm Miraç gecesinde, meleklerden mürekkeb bir cemaate her uğrayışında: “Hacamat olmaya devam et! Ümmetine de hacamat olmalarını emret!” derlerdi.”
- Resulullah (sav) buyurdular ki: “Üç şey vardır orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldırmak), kusmak, ihtilam olmak.”
- İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Şifa üç şeydedir:
– Bal şerbeti.
– Kan aldırma.
– Ateşle dağlama.
Ancak ümmetimi dağlamaktan menediyorum.”
Bir rivayette: “Balda, hacamat olmada şifa vardır.” denmiştir.”
- Yine İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Kendisiyle tedavi olduğunuz şeylerin en hayırlısı sa”ut (burun damlası), hacamat (kan aldırma), ledûd (ağızdan damlatma) ve meşiyy (müshil içmedir.)” Tirmizi, Tıbb 9, (2048, 2049).
- Resulullah, dört şeyden dolayı guslederlerdi: “Cenabet, cuma, hacamat, ölü yıkamak.”
- Sahiheyn”de gelen bir rivayette şöyle denir: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm hacamat olur, kimseye ücretinde zulmetmezdi.”
- Yine İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) demiştir ki: “Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ihramlı iken hacamat oldu (kan aldırdı).” Buharî, Cezâu”s-Sayd 11, Tıbb 12,15; Müslim, Hacc 88., (1203); Ebu Davud, Menâsik 36, (1835-1836); Tirmizî, Hacc 22, (839); Nesâî, Hacc 92, (5, 193); İbnu Mâce, Menâsik 87, (3081).) Bu metin Sahiheyn”in metnidir.
- Buharî merhumun bir diğer rivayetinde: “Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) oruçlu iken hacamat oldu” denir.
- Yine Buharî”nin bir diğer rivayetinde: “(Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ihramlı iken çektiği ağrı sebebiyle başından hacamat oldu” denir.
- Bir diğer rivayette: “Şakîka denen (başının ön kısmındaki) bir ağrı sebebiye, Lahyu Cemel adında Mekke yolu üzerindeki bir su başında, başının ortasından hacamat oldu” denir.
- Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ihramlı iken ayağının sırtından çektiği bir ağrı sebebiyle hacamat oldu.”
- Ebu Dâvud, Menâsik 36, (1837); Nesâî, Hacc 94, (5,194).Nesâî”nin rivayetinde “Maruz kaldığı incinme sebebiyle (ayağının sırtından hacamat oldu)” denmiştir.
- Nâfi anlatıyor: “İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) dedi ki: “İhramlı kimse kaçınılmaz bir sebepten dolayı mecbur kalmadıkça hacamat olamaz.”
- Ebu Sa”id (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Üç şey vardır orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldırmak), kusmak, ihtilam olmak.”
- Resulullah (sav) ihramlı iken hacamat oldu (kan aldırdı). (Bu metin Sahiheyn”in metnidir.) Buhari merhumun bir diğer rivayetinde: “Resulullah (sav) oruçlu iken hacamat oldu” denir.
- Yine Buhari”nin bir diğer rivayetinde: “Resulullah (sav) ihramlı iken çektiği ağrı sebebiyle başından hacamat oldu” denir.
- Resulullah (sav) ihramlı iken ayağının sırtından çektiği bir ağrı sebebiyle hacamat oldu. (Nesai”nin rivayetinde “Maruz kaldığı incinme sebebiyle (ayağının sırtından hacamat oldu)” denmiştir.)
- İbnu Ömer (ra) dedi ki: “İhramlı kimse kaçınılmaz bir sebepten dolayı mecbur kalmadıkça hacamat olamaz.”
- Ümmü Seleme annemiz (Rasulallah SAV hanımlarından biri) Hacamat yaptırmak için Hz. Rasulallah Efendimizden (SAV) den izin istedi.Rasulallah (SAV) Efendimiz Ebu Taybe’ye emretti, Ümmü Seleme’ye Hacamat yap diye. (Ravi) dedi ki: Ebu Taybe, Ümmü Seleme’nin sütkardeşiydi herhalde. Ya da Ebu Taybe henüz ergen değildi.’’
- Câbir (r.a)”tan rivayet edilmiştir: “Ümmü Seleme (Rasulallah S.A.V Efendimiz Eşlerinden birisi) hacamat yaptırmak için Resulullah (s.a.v.)”den izin istemişti. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.) Ebu Taybe”ye Ümmü Seleme”den kan alma¬sını emretti.” [323]
- Abdullah İbn Abbâs (r.a)”tan rivayet edilmiştir: “Rasulallah (s.a.v.) kan aldırdı. Kan alan kimseye ücretini ödedi ve burnuna da ilaç damlattı.”
- İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ihramlı olduğu halde hacamat oldu. Keza oruçlu iken de hacamat oldu.” Buhari, Savm 32, Tıbb 11; Müslim, Hacc 87, (1202); Ebu Dâvud, Savm 29, (2372, 2373); Tirmizi, Savm 61, (775, 776, 777).
- Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: “Biz oruçlunun hacamat olmasını, sâdece bitap düşmesinden korkup terkettik.”
Ebu Dâvud, Savm 29, (2375); Buhari, Savm 32.Tirmizi, Savm 24, (719). - İbnu Ebi Leylâ, Sahâbi bir zâttan naklediyor: “Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) hacamat olmaktan, muvâsaladan (üst üste bir kaç gün oruç açmamaktan) yasakladı. Ancak bunları Ashâbına haram kılmadı. Kendisine: “Ey Allah”ın Resulü, sen sahura kadar orucu devam ettiriyorsun”” denildi de şu cevabı verdi:
“Ben sahura kadar uzatıyorum, zira Rabbim bana yedirip içirmektedir.”
Ebu Dâvud, Savm 29, (2374). - Rafi” İbnu Hadic (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) Şöyle buyurdulaı: “Hacamat ettiren de, hacamat eden de orucunu açmıştır.” Tirmizi, Savm 60, (774); Ebu Dâvud, Savm 28, (2367); İbnu Mâce, Savm 18, (1679, 1680, 1681).
- Resulullah (sav) ihramlı olduğu halde hacamat oldu. Keza oruçlu iken de hacamat oldu.
- Tirmizi şu ziyadede bulunur: “(Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm) ayın onyedisinde, ondokuzunda ve yirmi birinde hacamat olurdu.” Tirmizi, Tıbb 12, (2052). Ebu Davud, Tıbb 11, (3871); Nesai, Sayd 36, (7, 210).
- İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Haccam ne iyi kuldur; (fazla) kanı giderir, beli hafifletir, gözü parlatır.”
- Ebu Bekre radıyallahu anh”tan anlatıldığına göre, bu muhterem sahabi, ailesini salı günü hacamat olmaktan men ederdi. Derdi ki: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Salı günü kan günüdür. O günde bir saat vardır, kan durmaz.”
Ebu Davud, Tıbb 5, (3862). - Resulullah (sav) buyurdular ki: “Şifa üç şeydedir: * Bal şerbeti. * Kan aldırma, * Ateşle dağlama. Ancak ümmetimi dağlamaktan menediyorum.” Bir rivayette: “Balda, hacamat olmada şifa vardır” demiştir.
- Resulullah (sav) buyurdu ki: “Kendisiyle tedavi olduğunuz şeylerin en hayırlısı sa”üt (burun damlası), hacamat (kan aldırma), ledüd (ağızdan damlatma) ve meşiyy (müshil içme)dir.”
- Resulullah (sav) hacamat oldu ve hacamatı yapan doktora ücretini ödedi ve ayrıca burun damlası da kullandı.
- Kendisinden anlatıldığına göre, bu muhterem sahabi, ailesini salı günü hacamat olmaktan men ederdi. Derdi ki: “Resulullah (sav) buyurdular ki: “Salı günü kan günüdür. O günde bir saat vardır, kan durmaz.”
- İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm hacamat oldu ve haccama ücretini verdi. Eğer bu (hacamat ücreti) haram olsaydı vermezdi. Ayrıca efendisine konuştu, o da vergisini hafifletti.”
- Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Ebu Hind, Resülullah”ı bıngıldak kısmından hacamat etmişti. Aleyhissalatu vesselâm: “Ey Beni Beyâza, Ebu Hind’i evlendirin, onunla evlenin!” buyurdu ve şunu ilave etti: “Eğer tedavi için başvurduğunuz şeylerin birinde hayır varsa bu hacâmattır:
- Hz. Ali (R.a) anlatıyor: “Resulullah (S.a.v) hacamat oldu ve bana emretti, ben de hacamat yapan zatın ücretini ödedim.”
- Ukbe İbnu Amr (R.a) anlatıyor: Resulullah (S.a.v) hacamat edenin (bu işten) kazancını yasakladı.”
- Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Hacamat yapan da yaptıran da orucunu bozmuş olur.”
- Hz. Ali radıyallahu anh anlatıyor: “(Bir gün) Cebrail Resülullah aleyhissalatu vesselama, Ahdaayn (boynun iki tarafındaki damar) hizasından ve kâhilden (iki omuzun arası) hacamat olma emrini getirdi.”
- Hz. Câbir radıyallahu anh anlatıyor: “Resülullah aleyhissalâtu vesselam (bir keresinde) atından bir hurma kütüğü üzerine düşmüş ve ayağı çıkmıştı.” Râvi Vekî” der ki: “Yani Resülullah aleyhissalatu vesselâm, bir incinmeden dolayı ayağının üstünden hacamat ettirmiştir.”
- “Kafa hacamatı 70 derde devadır” (Taberani)
HANGİ AYDA HACAMAT OLMALI?
Hacamatla İlgili Hadisi Şerifler
Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: “Resülullah aleyhissalatu vesselâm buyurdular ki: “Kim hacamat olmak isterse, ayın 17 veya 19 veya 21”ini arasın. Sakın, kan fazlalaşmak suretiyle birinize galebe çalıp onu öldürmesin.”
İbnu Ömer radıyallahu anhüma (azadlısına): “Ey Nâfi bana kan galebe çaldı, benim için bir haccâm getir, getireceğin haccâm genç olsun, yaşlı veya çocuk olmasın” dedi. Devamla İbnu Ömer dedi ki: “Ben Resülullah aleyhissalatu vesselam”ın: “Aç karnına hacamat olma idealdir, (onda şifa ve bereket vardır) aklı artırır. Hafızayı güçlendirir. Hafız olmak isteyenlerin hıfzetme kabiliyetini artırır. Hacamat olmak isteyen Allah”ın adıyla perşembe günü hacamat olsun. Cuma, cumartesi, pazar günlerinde hacamat olmaktan kaçının. Pazartesi ve Salı günü de hacamat olunuz. Çarşamba günü hacamat olmaktan kaçının: Çünkü o, Eyyub aleyhisselâm”ın belaya düştüğü gündür. Cüzzâm ve alaca hastalığı da sadece çarşamba günü veya çarşamba gecesi zuhür eder” dediğini işittim.”
Hacamatla İlgili Hadisi Şerifler Yazımızı Umarız Faydalı bulmuşsunuzdur. Bu arada Hacamatın Faydaları yazımıza da göz atabilirsiniz.